» Kies uw taal
Evet, Diyanet Kaldırılmalıdır.

Evet, Diyanet Kaldırılmalıdır.

Prof.Dr.rer. nat.D.Ali Ercan

20 Nisan-27 nisan arasında peygamberin doğum günü münasebetiyle "Kutlu doğum haftası" etkinliklerini düzenleyen
Diyanet işleri başkanlığı, bilinçli bir şekilde 23 nisan "ulusal egemenlik" gününe bir "dinsel egemenlik" alternatifi
yaratmaktadır. .
 
Peygamberin doğum tarihi miladi takvime göre tam olarak bilinmemektedir. .zaten bugün kullanılan, ve başlangıç günü olarak isanın doğumu alındığı için adına miladi denen güneş takvimi, 1582 yılında Papa 13.Gregor zamanında hatalar düzeltilerek standart hale getirilmiştir. .Şu anda kullandığımız takvimin yıl uzunluğu ortalama 365,2425 gündür..[400 yılda 4x24+1= 97 yıl x 366 gün ve 303 yıl x 365 gün hesabıyla 146097/400=365, 2425] Bu durumda  güneş takvimi her yıl, bir yıldız yılı süresi olan 365,242198781 günden yaklaşık 26 saniye daha uzun olduğu için için 3320 yılda bir defa bir gün geri alınması gerekir.. Diğer taraftan Peygamberin, yıl sayımı yapılmayan ve araplar tarafından kullanılmakta olan kameri/ay takviminin 3.ayının [rebi-ül evvel] 11/12inci  gününde doğduğu genel kabul görmüş ve bu  gece 14 asırdan beri islam aleminde "Mevlid kandili" olarak  tesid edilegelmiştir.
 
Arapların kullandığı kameri/ay takvimi,  peygamberin ölümünden 6 yıl  sonra halife Ömer zamanında standart hale
getirildi.. Hicretin yapıldığı yıl birinci yıl ve o yılın ilk ayı olan muharrem ayının birinci günü de takvimin başlangıç günü kabul edildi.. Hicri/kameri takvimin 1.1.0001 günü miladi takvime göre 16.7.0622 gününe karşılık gelmektedir. . Bu şekilde düzenlenmiş yeni hicri/kameri takvime göre peygamberin ölüm tarihi 13.3.0011 dir..Rebi-ül evvel ayının 13.üncü günü.. Peygamberin doğum tarihi kesin olarak bilinmemektedir; ancak yaşam süresi kameri takvim ölçüsünde tamı tamamına 63,0000 yıl olarak alınmaktadır.. buna göre doğum günü  kameri takvime göre tabii ki, yine rebi-ül evvel ayının 11/12 nci gününe  rasgelmektedir. . Yine peygamberin doğumundan 246 gün öncesi  "ana rahmine düştüğü gün" olarak kabul edilen regaip kandili de Recep ayının ilk cuma gününde kutlanmaktadır.. Doğaldır ki bütün bu düzenlemeler, takvim düzenlemesinden sonra yapılan hesaplara ve birtakım varsayımlara dayanmaktadır. .Bir kameri yıl 354,368167940 gün olduğuna göre 365,242198781. gün olan Güneş yılından 10 gün 20 saat 58 dak 36 saniye daha kısadır.. hicri/kameri 13.3.0011 tarihine karşılık gelen miladi 7.6.0632 tarihinden 63 "kameri" yıl [22325 gün] geriye gidildiğinde peygamberin kabul  edilmiş doğum tarihi olarak  23.4.0571 e gelinir..   
 
İşte bu şekilde "peygamberin 63 tam kameri yıl yaşadığı" varsayımıyla bulunmuş 23.nisan.571 tarihini her nasılsa keşfeden (DİB) Diyanet işleri başkanlığının,
yüzlerce yıl hiç adet olmadığı halde, hiç bir islam ülkesinde benzeri kutlamalar yapılmadığı halde, ve islami bütün kutsal gün ve geceler kameri/ay takvimine göre kutlanmaya  devam edildiği  halde, sadece bu güne mahsus olmak üzere alışılmış  gelenekleri bozup, peygamberin doğum gününü  miladi takvime [yani isanın doğum tarihini esas alan güneş takvimine] göre  kutlamak geleneğini icat etmesini samimi bulmak mümkün değildir..

Şalvarlı, çember sakallı Fatih molları, Anadolu nun dört bir yanındaki  tarikat şeyhleri  ve hatta provokatif konuşmalar yaptığı dönemlerde doğum tarihinin mecazen 10.kasım.1938 olduğunu söyleyen F.Gülen bile, hep birlikte elele verseler,  yine de şeriat düzenine emin adımlarla ve yedire  yedire getiren DİB kadar etkili olamazlar.. özellikle  son 30  yıldan bu  yana DİB laiklik bağlamında  Türkiye  Cumhuriyetinin  Ötenazi aracı   olmuştur..  laik hukuk sistemine alternatif yaratarak "fetva" veren  kurum haline dönüşmüştür..
 
M.Kemal Atatürk, ömrü vefa etseydi,  hilafetin kaldırılışından  sonraki geçiş dönemini atlatabilmek üzere palyatif bir tedbir olarak düşünülmüş bu kurumu kesinlikle kaldırırdı..zaten, Laik bir devlette din devlet yönetimini etkilemez; aynı şekilde devletin de  özel kurumlar yaratarak dine destek ve müdahil olması o derece yanlıştır.. Bu gün "Laiklik karşıtı eylemlerin odağı haline gelmek" nasıl ki bir siyasal partinin kapatılmasını gerektiriyorsa, Laik devlet düzenine karşı teokratik devlet, şeriat hükümlerine göre toplumun yönetilmesi esaslarını sistematik bir şekilde gündeme getiren, gereksiz olmanın ötesinde zararlı hale gelmiş bulunan bir devlet kurumunun kapatılması çok daha ivedi bir gereklilik haline gelmiş demektir..
 
Bu vesile ile, diyanet konusunda benzer görüş bildiren Avrupa alevi dernekleri birlik başkanı Sayın Turan Eser'in "alevilerin azınlık oluşu ve türkiyelilik" söylemlerine şiddetli  karşı çıkışımı da dile getirmek isterim..
 
1- Türkmen-Aleviler,  Bektaşiler Türkiye Cumhuriyetinin kurucu asli  unsurudur..omurgası dır.. Alevi bektaşi Türkmenlerin yüzyıllar süren direnişleri olmasaydı, arap-acem etkisindeki bir anadoluda Türkçe diye bir dil kalmayacaktı. .Devletin asli unsuru derken, öncelikle ve ağırlıklı olarak  Türk dilini sazıyla, sözüyle korumasını ve yaşatmasını bilmiş Alevi-türkmenlere borçlu olduğumuzu ifade etmek istiyorum.. Bu gün için de, Türk ulusunun en az 1/5 ini oluşturan 15-20 milyonluk Türkmen-alevi- bektaşi yurttaşlarımızın  karanlık, dogmatik ideolojilere karşı, Laik Cumhuriyeti savunan onurlu, dik  duruşlarıyla Türkiye Cumhuriyeti devleti ayakta durabilmektedir. .Emperyalist odakların yapay huzursuzluklardan istifade ederek telkin ve teşvik ettiği  "azınlık" statüsü,  düşünülmesi bile  ihanet  derecesinde abes bir yaklaşımdır.. Hele hele Türkmen-alevi, bektaşiler  için asla kabul  edilemez bir aşağılamadır..
 
2- "Türkiyelilik" kavramı da zorlama yapay bir kavram olarak yine  emperyal odaklar tarafından  icat edilmiştir. Nasıl ki Almanyada yaşayan  insanlara almanyalı denmez, "alman"  denirse, Türkiyede yaşayan  insanlara da "Türkiyeli" değil, "Türk" demek gerekir...Bugü n dünyada Ulus devletler ülkelerinin adı ve ulus adlarıyla bilinmektedir. . "Türk" kelimesi  bir ırkı,  bir halkı veya bir etnik grubu ifade etmez.. Sadece Türkiyede  yaşayan yaklaşık 80 milyonluk büyük milletin ortak adıdır.. Türkçe de  ortak dilimizdir.. Büyük Atatürk  "Türkiye Cumhuriyetini kuran  Türkiye halkına Türk milleti denir" ifadesiyle Türk milletini  tanımlamıştır.. Dikkat edilirse, Atatürk  "Türk halkı" demiyor..çünkü  öyle bir halk yok.. çoğulda kullanmıyor,

"Türkiye halkları" da demiyor..Hititlerde n bu yana Anadolu'da en az 6 bin yıldan beri bir düzine devlet kurulduğu, ardarda veya eşzamanlı birçok farklı medeniyetlerin hüküm sürdüğü bilinmektedir. .çok değişik kavimlerin istila ve akınlarına, göçlerine  sahne olan bu topraklarda, hem genetik hem de kültürel bağlamda dünyanın başka hiç bir yerinde görülmeyecek yoğunlukta bir karışımla, [Anadolu toplumu genetik bakımdan yaklaşık 1/3 oranında asyalı, 2/3 oranında avrupalı kavimlerin karışımıdır] kendine özgü bir populasyon oluşmuştur. Prensipte hiç kimse, kendine genetik bağlamda bir kimlik edinecek durumda değildir..Buna rağmen, yurttaşlarımız  kendilerini nasıl ifade ederlerse etsinler, Arap, kürt, türkmen, çerkez, boşnak, laz,  ermeni, yahudi, yörük, tatar, arnavut, azeri, pomak, gürcü, rum, süryani, musevi, alevi, sünni, vs. vs...hangi etnik kökenden, hangi inanç grubundan olurlarsa olsunlar, sayıları ne olursa olsun, asla azınlık değillerdir.. Türkiye Cumhuriyetinin eşit ve özgür yurttaşları ve Büyük Türk milletinin onurlu bireyleridir. . Türk kelimesi de bu muhteşem birlik ve bütünlüğün ifadesidir..æ

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE !


Yorumlar

bak arkada??m.izmit üniversitesi tarih bölümü hocas?y?m...ben dededen atadan babadan türk o?lu türküm.elhamdülillah müsliman?m.atatürk hakk?nda ne dü?ünüyorsun dersen..atatürk ba??m?n tac? büyük önderimizdir.bu millet herdaim ona minnettard?r..yazd?klar?n çok yanl?? bilgilendiriyor.öncelikle bu tip yaz?lar yazmak için yeterli bilgiye sahip de?ilsen iyice ara?t?rman? tavsiye ederim..laikli?in temel kural? olan dini inanç özgürlü?ünü ele?tirmek için bir inanç sahibi olman gerekli.fakat san?r?m böyle bir inança mahsus de?ilsin.o yüzden bilgi sahibi olmad???n konularda fikir sahibi olmaman? tavsiye ederim.kal sa?l?cakla..

Yorum ekle



Alttaki harf ve rakamları giriniz.




IP adresiniz güvenlik açısından kayıt ediliyor. (35.170.81.33)


Arama

Yazar

Akıllı Tasarım - Evrimsel Tasarım

Akıllı Tasarım - Evrimsel Tasarım

“ En büyük tehlike akılsızlığı, akıllılık olarak…

Yazının devamını okuyun »»

Quisling (Kisling) Hükümeti

Quisling (Kisling) Hükümeti

Yılmaz Çalışkan HADD Genel Başkanı  Bay (Vidkun) Quisling Norveçli…

Yazının devamını okuyun »»

SİZİN İçİN SEçTİğİMİZ